Oturup blog tutayım, derdimi anlatayım insanı olmayı beceremediğim ama arada da yazayım okusunlar dediğimden bence iş görür bi' zımbırtı.
Arada aklıma gelenler ama felsefi, edebi sohbet tadında değil ha yanlış anlaşılmasın.
Sıradan boş muhabbet gibi düşün. Hani bi' mekana oturduğunda yaptığın "10 masa-4 müşteri-2000 tl hesap-ayda 30 gün- iyi para" dediğin şeyler hep.
Eleştiri, yergi, nasihat, yönlendirme ve rüyalara kadar geniş bir yelpaze.
Şu an okudukların gibi işte, yüklemsiz cümleler birbiriyle devamlılığı olmayan paragraflar. Özünde tamamlayıcı ama akıcılıktan uzak.
Düşünür gibi, Aristo olan değil düşünmek fiilindeki gibi, aklına geliş sırasına göre; konuşmak gibi değil.
Bakalım n'olcak.